Aort, insan vücudundaki en büyük ve en önemli kan damarıdır. Sol ventrikülden çıkan kanı tüm vücuda dağıtmakla görevlidir. Başa, kollara, karna, pelvise ve bacaklara kadar kanınızı taşır. Kalp tarafından pompalanan kanın en yüksek basınca sahip olduğu yer aorttur. Aort adlı kan damarının duvarı zayıfsa kan basıncının etkisiyle balon gibi dışarıya doğru şişebilir. Anevrizma aortun herhangi bir kısmında gelişebilir. Bu balonlaşma eğer karın bölgesinde ise abdominal aort anevrizması olarak isimlendirilir. Kan akışını sağlayan, vücudun en büyük damarı aortta oluşan kesecikler ve genişlemeler sessizce ilerliyor, ortaya çıkması halinde yaşamı tehdit eden sonuçlar doğuruyor.
Ne zaman, nerede ortaya çıkacağı belli olmayan ve hiçbir belirti vermeyen aort anevrizmaları, düzenli ultrason takibi ile erken evrede yakalanabiliyor. Genellikle 50 yaş üzerinde görülen hastalığın ilerlemesi ve yaşamı tehdit eder boyuta ulaşması durumunda ameliyat gerekiyor.
Aort anevrizması nedenleri, aort anevrizması genellikle 50 yaşın üzerindeki kişilerde daha yaygın görülmesi nedeniyle yaş faktörü aort anevrizması nedenleri arasında sayılabilir. Ayrıca yüksek tansiyon da bu duruma yol açar. Yalnızca yüksek tansiyon bu rahatsızlığın ortaya çıkmasına bir etken değildir. Ancak yüksek tansiyon hastalarının birçoğunda anevrizma oldukça sık görülmektedir. Bununla beraber doğuştan ya da genetik olarak ortaya çıkan damar duvarında bozukluklar aort anevrizmasına neden olabilir. Damar duvarı bozuklukları ise genellikle tüberküloz ve marfan gibi bağ doku hastalıklarından kaynaklanır. Sigara tüketimi de aort anevrizması açısından bir risk teşkil ettiği için aşırı sigara kullanımı aort anevrizması nedenleri arasında sayılmaktadır. Bununla beraber aşırı kilo ya da obezite ve ateroskleroz yani atar damarlarda yağ birikmesi durumu da aort anevrizması açısından risk faktörü oluşturabilir
Abdominal aort anevrizması her zaman sorunlara neden olmaz. Ancak, yırtılan bir anevrizma hastanın yaşamını tehdit edecek kadar ciddidir. abdominal aort anevrizması ile ilgili olarak bilinmesi gereken en önemli şey hastalığın ileri evrelerine kadar uzun süre şikâyetsiz seyredebileceğidir. Özellikle çapı 5 cm’nin üzerine çıkmış anevrizmalarda kendiliğinden yırtılma ve patlama riski yüksektir. Bu durumda hastaların hayat kaybı riski yaklaşık %50 olduğundan risk faktörü olan kişilerin abdominal aort anevrizması açısından uyanık olmaları ve belirli periyotlarda aort ultrasonu yaptırmaları gerekmektedir. Hastalıkta tanı sıklıkla başka sebepler nedeni ile yapılan ultrasonografi ve tomografi gibi tetkikler sırasına konur.
6.5 cm’den daha büyük bir anevrizma, sorunun tamir edilmesi için acil ameliyatı gerektirir. Hastanın hiçbir belirtisi olmasa bile bu doğrudur. Rüptüre bir anevrizma için acil cerrahi planlanan anevrizma onarımından daha risklidir. Daha küçük anevrizmalar sık yapılan ultrason testleri ile izlenebilir. Bu testler, anevrizmanın ne kadar büyüdüğünü görmek için yapılır.
Sonuç itibari ile 50 yaşın üzerindeyseniz, sigara kullanıyorsanız, fazla kilo probleminiz yaşıyorsanız ve tansiyon gibi metabolik rahatsızlıklarınız var ise aort anevrizması açısından risk altındasınız erken teşhis için muayene olup aort ultrasonu yaptırırsanız belirti vermeden büyüyüp patlayabilen ve yaşamınızı tehdit eden anevrizmadan zarar görmeden kurtulabilirsiniz.
Anne olmaya hazır mısınız? O halde sağlıklı bir gebelik için öncelikle kendi sağlığınızdan emin olmalısınız. Bunun içinde hamile kalmayı planladığınızda bir doktor refakatinde hareket etmeli ve genel kontrollerinizi yaptırmalısınız. Anneliğe hazırlanırken önerilen ultrason tetkiklerini yazımızdan inceleyebilirsiniz.
Aort, insan vücudundaki en büyük ve en önemli kan damarıdır. Sol ventrikülden çıkan kanı tüm vücuda dağıtmakla görevlidir. Başa, kollara, karna, pelvise ve bacaklara kadar kanınızı taşır. Kalp tarafından pompalanan kanın en yüksek basınca sahip olduğu yer aorttur.
Karaciğer insan vücudunda 500’ün üzerinde işlevi olan ve hayati önem taşıyan bir organdır. Kişiye göre az çok değişmekle beraber her organ belirli bir büyüklüğe sahiptir. Büyüklük yaşa ve cinsiyete göre de değişmektedir. İnsan vücudunda karnın sağ tarafında bulunan ve göğüs kafesiyle korunan en büyük organ olan karaciğerin birbirinden önemli yüzlerce görevi bulunmaktadır.
Gerek üreme çağında, gerekse menopoz sonrası dönemde kadınların her yıl düzenli olarak jinekolojik muayene yaptırması gerekir. Muayenenin bir parçası olan ultrasonografide rahim ve yumurtalıklar ayrıntılı olarak incelenebilir. Rahim veya yumurtalıklarda kanser açısından şüpheli bir kitle tespit edilmesi halinde ileri incelemeler yapılır.
Tiroid bezi, ürettiği hormonlar sayesinde vücudumuzdaki metabolik süreçlerin neredeyse tamamını etkiler. Tiroid hastalıkları, hayatı tehdit eden kanserden, tedavi gerektirmeyen küçük, zararsız bir guatr rahatsızlığına kadar çokca çeşitlilik gösterir.
Prostat, erkeklerde mesanenin arkasında bulunan dış bir salgı bezidir. Prostat hastalıkları hastanın şikayet ve belirtilerinden yola çıkarak, parmakla prostat muayenesi, ultrasonografi ile görüntüleme ve kan testleri ile teşhis edilebilir. Prostat ultrasonu, prostat hastalıklarını tespit etmek için yapılır.
Erkeklere oranla kadınlarda sekiz kat daha fazla görülen idrar yolu enfeksiyonlarında, nedene yönelik bir tedavi planlanması yapılmalıdır. Aksi takdirde idrar yolu enfeksiyonlarının yüzde 20-30'u tekrarlayabilir. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları da böbrek yetmezliğine yol açabilir. Bu nedenle idrar yolu enfeksiyonlarını basit bir enfeksiyon olarak görmemek gerekir.
Ayrıntılı ultrasonografi veya detaylı ultrasonografi veya ileri düzey (ikinci düzey) ultrasonografi aynı anlamdadır. 3 boyutlu ultrasonografi veya 4 boyutlu ultrasonografi bunlarla aynı anlama gelmez ancak halk arasında çoğunlukla aynı sanılır. Aslında bu tanımların tümü bebeğin ultrason ile incelenebilecek tüm sistem ve organlarının ayrıntılı muayenesidir.